I'll pay the money for your lunch today.
- Bugün senin öğle yemeğin için parayı ben ödeyeceğim.
They shut his water off because he didn't pay the bill.
- Faturayı ödemediği için suyu kestiler.
I have some debts to repay.
- Geri ödeyecek bazı borçlarım ar.
I must repay my debts.
- Borçlarımı ödemeliyim.
I paid him four dollars.
- Ona dört dolar ödedim.
I paid five dollars for the book.
- Kitap için beş dolar ödedim.