ödünç al

listen to the pronunciation of ödünç al
Türkisch - Englisch
borrow

Can I borrow your car? - Arabanı ödünç alabilir miyim?

Could I borrow your car? - Arabanı ödünç alabilir miyim?

{f} borrowed

I borrowed this comic from his sister. - Bu komedi filmini onun kız kardeşinden ödünç aldım.

Would you mind if I borrowed your car? - Arabanı ödünç alabilir miyim?

borrowing

Do you remember borrowing his book? - Onun kitabını ödünç aldığını hatırlıyor musun?

A person will have the face of an angel when borrowing something, but the face of the devil when returning it. - Bir kişi bir şeyi ödünç alırken bir melek yüzüne sahip olur fakat onu geri getirirken şeytan yüzüne sahip olur.