Was Ms. Kato your teacher last year?
- Geçen sene Bayan Kato sizin öğretmeniniz miydi?
Was Ms. Kato your teacher last year?
- Geçen yıl Bayan Kato senin öğretmenin miydi?
The teacher is angry, so please do not make noise in the classroom!
- Öğretmen kızgın, bu nedenle lütfen sınıfta gürültü yapmayın!
Are you a teacher or a student here?
- Siz burada bir öğretmen misiniz yoksa bir öğrenci misiniz?
She's a yoga instructor.
- O bir yoga öğretmenidir.
I cannot understand the Arabic Level 5 instructor. He speaks too fast!
- Arapça Seviye 5 öğretmenini anlayamıyorum. O çok hızlı konuşuyor!
Newton became Warden of the Royal Mint in 1696. He became Master of the Royal Mint in 1699.
- 1696'da Newton darphane müdürü oldu. 1699'da darphane öğretmeni oldu.
The dog knew its master.
- Köpek öğretmenini tanıyordu.
You are a schoolteacher, aren't you?
- Sen bir öğretmensin, değil mi?
I'm a schoolteacher from Boston.
- Ben Bostonlu bir öğretmenim.
I don't like the substitute teacher.
- Ben vekil öğretmeni sevmiyorum.
Although teachers give a lot of advice, students don't always take it.
- Öğretmenler bir sürü tavsiye vermelerine rağmen, öğrenciler her zaman onu almazlar.
This dictionary is a good learning tool for both students and professors.
- Bu sözlük hem öğrenciler hem de öğretmenler için iyi bir öğrenme aracıdır.
The professor teaches Czech.
- Öğretmen, Çekçe öğretiyor.
Hocasının adı neymiş?
- Öğretmeninin ismi ne?