That teacher tends to be partial to female students.
- Şu öğretmen kız öğrencilere düşkün olma eğilimindedir.
The female student that sat in front of the teacher is from Germany.
- Öğretmenin önünde oturan kız öğrenci Almanyalıdır.
Tom giggled like a schoolgirl.
- Tom bir kız öğrenci gibi kıkırdadı.
Tom blushed like a schoolgirl.
- Tom bir kız öğrenci gibi kızardı.