çoğunun

listen to the pronunciation of çoğunun
Türkisch - Englisch
Most of
çoğu
often

When I was a child, I often went swimming in the sea. - Ben bir çocukken çoğu zaman denizde yüzmeye gittim.

The transition from farm life to city life is often difficult. - Çiftlik hayatından şehir hayatına geçiş çoğunlukla zordur.

çoğu
{i} most

Most Japanese drink water from the tap. - Çoğu Japon, suyu musluktan içer.

Most children hate school. - Çoğu çocuk okuldan nefret eder.

çoğu
predominantly
çoğu
many

Before meeting him, Pizzaro hid many of his men and guns near the town. - Onunla karşılaşmadan önce, Pizzaro adamlarının ve silahlarının çoğunu kasaba yakınında sakladı.

Many of the workers died of hunger. - İşçilerin çoğu açlıktan öldüler.

çoğu
mostly

The audience was mostly businessmen. - Seyirci çoğunlukla iş adamlarıydı.

I mostly have fruit for breakfast. - Sabah kahvaltısı için çoğunlukla meyve yerim.

çoğu
many of them
çoğu
most of

There were many guests - most of them were our teacher's classmates and friends. - Çok sayıda misafir vardı-onlardan çoğu bizim öğretmenin sınıf arkadaşları ve arkadaşlarıydı.

My father's little library consisted chiefly of books on polemic divinity, most of which I read. - Babamın küçük kütüphanesi çoğu polemik tanrılığı içeren kitaplardan oluşuyordu, onların çoğunu okudum. esas oluşuyordu.

çoğu
mostly, usually
çoğu
mainly

Alzheimer's disease affects mainly people older than 60 years. - Alzheimer hastalığı çoğunlukla 60 yaşından fazla olan insanları etkiler.

Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines. - Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.

çoğu
most, most of
çoğu
the best part of
çoğu
more than

I've done that more than most people have. - Onu çoğu insandan fazla yaptım.

Most of the students are interested in finance more than industry. - Öğrencilerin çoğu sanayiden çok finansla ilgileniyor.

çoğu
most, most of; mostly, usually
çoğu
most#beautiful
Türkisch - Türkisch

Definition von çoğunun im Türkisch Türkisch wörterbuch

çoğu
Çok kimse
çoğu
Bir şeyin büyük bölümü
çoğu
Çoğu zaman, çok defa
çoğu
Afyonkarahisar ilinde bir yayla
çoğu
Bir şeyin büyük bölümü: "Biz o zaman okuduğumuz mısraların çoğunu ezber bilirdik."- A. Ş. Hisar. Çok kimse: "Arkadaşlarımın çoğu gibi mektebe lalalarla, uşaklarla gitmedim."- A. H. Tanpınar
çoğunun
Favoriten