The girl is smelling the flowers.
- Kız çiçekleri kokluyor.
Flowers soon fade when they have been cut.
- Çiçekler koparıldığında kısa sürede soldu.
Yellow fever and smallpox were no longer a threat.
- Sarıhumma ve çiçek artık bir tehdit değildi.
I am immune to smallpox.
- Çiçek hastalığına bağışıklığım var.
The apple trees blossomed early this year.
- Bu yıl elma ağaçları erken çiçek açtı.
Her talent blossomed early.
- Onun yeteneği erken çiçek açtı.
I wear a floral dress.
- Çiçekli bir elbise giyiyorum.
This floral arrangement is beautiful.
- Bu çiçek aranjmanı güzel.
The cherry blossoms will be out in April.
- Kiraz çiçekleri Nisan'da çıkacak.
This park is famous for its cherry blossoms.
- Bu park kiraz çiçekleri ile ünlüdür.
Tulips will bloom soon.
- Laleler yakında çiçek açacaklar.
Cold weather keeps many plants from blooming.
- Soğuk hava birçok bitkinin çiçek açmasını engeller.