çevirir

listen to the pronunciation of çevirir
Türkisch - Englisch
translates

A good translator translates not words, but sentences. - İyi bir çevirmen kelimeleri değil, cümleleri çevirir.

He translates faster than others read. - O diğerlerinin okuduğundan daha hızlı çevirir.

third person singular of translate
çevir
(Bilgisayar) dial

In case of an emergency, dial 110. - Acil bir durumda, 110'u çevirin.

In case of fire, dial 119. - Yangın durumunda, 119'u çevir.

çevir
{f} converting
çevir
{f} slue
çevir
{f} translating

I wonder if there is any point in translating proverbs into English. - Atasözlerini İngilizceye çevirmede bir amacın olup olmadığını merak ediyorum.

Translating this text will be very easy. - Bu metni çevirmek çok kolay olacak.

çevir
{f} slew
çevir
surround by
çevir
{f} convert

Let's try to convert German into a Romance language. - Almanca'yı Romen diline çevirmeye çalışalım.

I converted my yen into dollars. - Yenimi dolara çevirdim.

çevir
surround

Lions surrounded Tom on all sides. - Aslanlar Tom'u her tarafından çevirdi.

We've got the house surrounded. - Evin etrafını çevirttik.

çevir
{f} converted

Tom converted about half of his yen into dollars and the other half into euros. - Tom yeninin yaklaşık yarısını dolara ve diğer yarısını avroya çevirdi.

I converted my yen into dollars. - Yenimi dolara çevirdim.

çevir
{f} surrounded

We've got the house surrounded. - Evin etrafını çevirttik.

Lions surrounded Tom on all sides. - Aslanlar Tom'u her tarafından çevirdi.

çevir
{f} rounded
çevir
{f} surrounding

I saw them surrounding him. - Onların onun etrafını çevirdiğini gördüm.

çevir
{f} diverted
çevir
translate

Don't translate English into Japanese word for word. - İngilizceden Japoncaya kelimesi kelimesine çeviri yapmayın.

Please translate sentence for sentence in Tatoeba. - Lütfen Tatoeba'da cümleyi cümle için çevirin.

çevir
assemble
bunu ıngilizce'ye çevirir misiniz
Can you translate it into English
çevir
dialling
çevir
{f} flip

Tom opened the book and flipped through the pages. - Tom kitabı açtı ve sayfaları çevirdi.

Tom flipped through the pages of the magazine. - Tom baştan sona kadar derginin sayfalarını çevirdi.

çevirir
Favoriten