Tom took a knife out of a drawer in the kitchen.
- Tom mutfakta bir çekmeceden bir bıçak çıkardı.
I usually toss my loose change into my desk drawer.
- Bozuk paramı genellikle masamın çekmecesine atarım.
The bureau drawer has several compartments.
- Büro çekmecesinin birçok bölümü var.
Tom hid his money in a bureau drawer.
- Tom parasını büro çekmecesine sakladı.