çarpılı

listen to the pronunciation of çarpılı
Türkisch - Englisch
(Bilgisayar) crossed
if a telephone line is crossed, it is connected by mistake to two or more telephones, so that you can hear other people's conversations
{s} marked with a cross; signed with an X; placed one over another; marked with two parallel lines
(of a check) for deposit only as indicated by having two lines drawn across it produced by crossbreeding
placed crosswise; "spoken with a straight face but crossed fingers"; "crossed forks"; "seated with arms across"
çarpı
(Bilgisayar) multiply

To calculate the capacity, multiply the length by the width by the depth. - Kapasiteyi hesaplamak için, uzunluğu genişlikle derinlikle çarpın.

çarpı
time

Tom has been struck by lightning three times. - Tom üç kez yıldırım tarafından çarpıldı.

Five times two equals ten. - Beş çarpı iki ona eşittir.

çarpı
rough coating
çarpı
scratch coat
çarpı
times

Tom has been struck by lightning three times. - Tom üç kez yıldırım tarafından çarpıldı.

The teacher caned the children if they misbehaved or were unable to recite their times tables. - Öğretmen çocukları, yaramazlık ettiklerinde ya da çarpım tablolarını ezbere okuyamadıklarında döverdi.

çarpı
{i} cross

Tom got hit by a car while crossing the street. - Caddeyi geçerken Tom bir araba tarafından çarpıldı.

He was nearly hit by the car while crossing the street. - Yoldan geçerken az kalsın araba çarpıyordu.

çarpı
(Matematik) multiplication sign
çarpı
multiplication sign; rough coating, scratch coat; times, multiplied by
çarpı
(Matematik) times, multiplied by
Türkisch - Türkisch
Çarpı işareti konmuş
Bir tür olta iğnesi
çarpı
Kaba sıva
çarpı
Toprak dömlere döşenen ağaç parçası
çarpı
ince uzun sırık
çarpı
Birbiriyle çarpılan iki sayı arasına konulan işaret: "a x b" veya "a . b" "a çarpı b" diye okunur
çarpı
Meyveleri düşürmek için kullanılan uzun dal parçası
çarpı
Toprak damlara döşenen ağaç parçası
çarpı
Kaba sıva, çarpma sıva
çarpılı
Favoriten