Definition von ·reply im Englisch Türkisch wörterbuch
- reply to
- yanıt vermek
- reply
- {f} yanıtlamak
Son mektubunu yanıtlamaktan mutluyum.
- I am happy to reply to your last letter.
Nihayet bu üç hafta içinde aldığım postayı yanıtlamak için zamanım var.
- Finally I have time to reply to the mail I received these three weeks.
- reply
- {i} cevap
Lütfen bana kısa sürede bir cevap yaz.
- Please write me a reply soon.
Sizden henüz bir cevap almadım.
- I have received no reply from you yet.
- reply
- yanıt
Onun mektubunu yanıtlamak istemiyorum.
- I do not want to reply to his letter.
O, kaba bir yanıt verdi.
- He made a rude reply.
- reply
- {i} karşılık
Marie aşırı derecede kızardı, başını indirdi ve hiç karşılık vermedi.
- Marie blushed exceedingly, lowered her head, and made no reply.
- reply
- (Askeri) CEVAP: Bir parolaya verilen cevap. Ayrıca bakınız: "challenge"; "countersign"; "password"
- reply
- {i} cevaba cevap
- business reply
- (Bilgisayar) iş yanıtı
- in reply to
- karşılık olarak
- in reply to
- karşılığında
- please reply
- (Bilgisayar) yanıtlayın
- post reply
- (Bilgisayar) yanıt gönder
- reply
- (Askeri) parolaya verilen cevap
- reply
- yanıt vermek
- reply address
- (Bilgisayar) yanıt adresi
- reply all
- (Bilgisayar) tümünü yanıtla
- reply asap
- hemen cevaplayın
- reply coupon
- (Ticaret) uluslararası posta kuponu
- reply date
- (Bilgisayar) yanıt tarihi
- reply evasively
- kaçamak yanıt vermek
- reply evasively
- kaçamak yanıtlar vermek
- reply evasively
- kaçamak cevaplar vermek
- reply forms
- (Bilgisayar) yanıt formları
- reply group
- (Bilgisayar) grubu yanıtla
- reply telegram
- cevap telgrafı
- reply the invitation
- davete cevap vermek
- reply time
- (Bilgisayar) yanıt saati
- reply to
- (Bilgisayar) yanıtla
Bu mektubu yanıtlamak zorundayım.
- I have to reply to this letter.
Onun mektubunu hemen yanıtlamayı planlıyorum.
- I plan to reply to his letter right away.
- reply to all
- (Bilgisayar) tümünü yanıtla
- reply to all
- (Bilgisayar) tümüne yanıt gönder
- reply to author
- (Bilgisayar) yazanı yanıtla
- reply to folder
- (Bilgisayar) klasöre yanıtla
- reply to group
- (Bilgisayar) grubu yanıtla
- reply to sender
- (Bilgisayar) göndereni yanıtla
- reply to sender
- (Bilgisayar) gönderene yanıt gönder
- reply totals
- (Bilgisayar) yanıt toplamları
- reply using
- (Bilgisayar) kullanarak yanıtla
- reply with
- (Bilgisayar) yanıtla
- serve a reply
- (Kanun) cevap vermek
- favourable reply
- müspet cevap
- in reply
- -e cevap olarak
- in reply to
- cevap olarak
- reply
- yanıtlamak cevap vermek
- reply
- {f} cevap ver
Tom nasıl cevap vereceğini bilmiyordu.
- Tom didn't know how to reply.
O, mektubuma cevap vermedi.
- She didn't reply to my letter.
- reply
- karşılık vermek
- reply decoding check
- cevap deşifre kontrolü
- reply video pulse
- cevap video atışı
- elusive reply, ambiguous reply
- zor cevap, muğlak cevap
- equivocal answer, ambiguous reply
- müphem cevap muğlak cevap
- equivocal reply, evasive answer
- müphem cevap, kaçamak cevap
- inquiry reply
- soruşturma cevap
- leave a reply
- bir cevap bırak(mak)
- looking forward to your reply
- cevabınızı bekliyorum (e-mail ortamında)
- my reply
- benim cevap
- reply
- {f} (to) (-e) cevap/yanıt/karşılık vermek; to -i cevaplamak/yanıtlamak
- reply
- (Askeri) (AFTER CHALLENGING) KARŞI CEVAP (PAROLA SORULDUKTAN SONRA): Parolayı soran bir şahsın, parolayı aldıktan sonra, parola sorulan şahsa veya postaya kendisini tanıtmak için kullandığı gizli bir kelime veya özel bir ses. Ayrıca bakınız: "challenge and reply"
- reply
- (Bilgisayar) yanıtla
Son mektubunu yanıtlamaktan mutluyum.
- I am happy to reply to your last letter.
Onun mektubunu yanıtlamak istemiyorum.
- I do not want to reply to his letter.
- reply
- {f} yanıt ver
Bunu okuyup anladığın zaman bana yalnızca posta yoluyla yanıt ver.
- Reply me via mail only when you read and understand this.
O, kaba bir yanıt verdi.
- He made a rude reply.
- reply
- (Askeri) karşı cevap
- reply for
- cevap için
- reply to all
- herkese cevap yaz. e-postada iletideki herkese cevap yazmak
- why do not you reply
- niye cevap yazmıyorsun
- affirmative reply
- (Politika, Siyaset) onaylayıcı yanıt
- await to a reply
- (Ticaret) cevap beklemek
- challenge and reply
- (Askeri) Parola ve işaret
- draw a reply
- cevap almak
- final reply
- nihai yanıt
- give a sharp reply
- cevabı yapıştırmak
- in reply to
- cevaben
- in reply to
- -e cevap olarak
- mail reply
- (Bilgisayar) posta cevapla
- meaningless reply
- anlamsız yanıt
- no reply
- cevap vermiyor [tel.]
- please reply asap
- lütfen hemen cevaplayın
- please reply urgently
- acil cevap veriniz
- reply
- cevapla
Onun mektubunu cevaplamalı mıyım?
- Should I reply to his letter?
Lütfen teleksle cevaplayın.
- Please reply by telex.
- reply
- {f} cevaba cevapla karşılık vermek
- reply
- {f} cevap vermek
Bugün cevap vermek zorunda değilsin.
- You don't have to reply today.
O, cevap vermek için çok fazla sinirli olduğu için yere baktı.
- Being too nervous to reply, he stared at the floor.
- reply
- mukabele etmek
- reply for
- (Fiili Deyim ) başkasının yerine cevap vermek
- reply in the affirmative
- olumlu yanıt vermek
- ultimate reply
- nihai yanıt
- vague reply
- muğlak cevap