Sadece sana şans dilemek istedim.
- I just wanted to wish you luck.
Özür dilemek istiyorum.
- I wish to say a word of apology.
Onunla evlenmeyi arzu etti.
- He wished to marry her.
Onun arzusu iyi bir öğretmen olmaktır.
- Her wish is to become a good teacher.
O, sana en iyi dileklerini gönderdi.
- She sent you her best wishes.
Umarım dileklerin gerçekleşecektir.
- I hope your wishes will come true.
Onun isteklerinin aksine o onu yakarak kül etti.
- She cremated him against his wishes.
Senin isteklerini karşılamaya çalışacağım.
- I'll try to meet your wishes.
Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir.
- It's an American tradition to make a wish on your birthday.
Tom'un Mary ile evlenmemiş olmayı dilediği zamanlar olmuştur.
- There were times when Tom wished he hadn't married Mary.
Romalılar, imparatorluğun çöküşünü istemedi, ama oldu.
- Romans did not wish for the fall of their empire, but it happened.
Hanako'nun Taro ile evlenmek istemediği açıktı.
- It was clear that Hanako did not wish to marry Taro.
Ken onun İngilizcesini tazelemeyi istemektedir.
- Ken wishes to brush up his English.
Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir.
- Jane wishes she could see sumo in England.
Mr. White took the paw from his pocket and eyed it dubiously. I don't know what to wish for, and that's a fact, he said slowly. It seems to me I've got all I want..