Gayretin övgüye şayan.
- Your effort deserves praise.
Her sabah erken kalkmaya gayret edeceğim.
- I'll make an effort to get up early every morning.
Çabalarının başarıyla sonuçlanacağından eminim.
- I'm sure your efforts will result in success.
Çabalar her zaman faydalı olmaz.
- Efforts do not always pay off.
Gece boyu süren sağanak yağış, mahsur kalan feribottaki kazazedeleri kurtarma çalışmalarına sekte vurdu.
- Heavy rain throughout the night has hampered efforts to rescue survivors from the stricken ferry.
Bu yaşlı politikacılar neden yeniden seçilmeye çalışmak için bu kadar çok zaman ve emek harcıyorlar? Hayatlarının çok daha uzun sürmesi muhtemel değildir.
- Why do these elderly politicians spend so much time and effort trying to get reelected? Their lives are not likely to last much longer.
Tom özür dilemek için hiçbir çaba harcamadı.
- Tom made no effort to apologize.
Amaçlarımıza ulaşmak için her zaman çaba harcamak zorundayız.
- We always have to make efforts to reach our goals.
Böyle zor zamanlarda girişimin hiçbir sıradan derecesi şirketi tehlikeden uzak tutmayacaktır.
- In difficult times like these, no ordinary degree of effort will get our company out of danger.