The dress is made of a thin fabric.
- Elbise ince bir kumaştan yapılmıştır.
Its fabric didn't come from India, did it?
- Kumaşları Hindistan'dan gelmedi değil mi?
Why did you tear the cloth instead of cutting it with scissors?
- Makasla kesmek yerine kumaşı niçin yırtıyorsun?
We are cut from the same cloth.
- Biz aynı kumaştan kesilmişiz.
Did you know that denim is actually a type of twill fabric?
- Denimin aslında fitilli kumaş türü olduğunu biliyor muydunuz?
The rough material hurt the child's tender skin.
- Kaba kumaş çocuğun nazik cildini incitti.
I want a suit made of this material.
- Bu kumaştan yapılmış bir takım elbise istiyorum.