(gerichtliche) vorladung

listen to the pronunciation of (gerichtliche) vorladung
Englisch - Türkisch

Definition von (gerichtliche) vorladung im Englisch Türkisch wörterbuch

summons
{i} davet
summons
celp
summons
mahkeme çağrısı

Fadıl bir mahkeme çağrısı aldı. - Fadil received a court summons.

summons
mahkemeye celp etmek
summons
{i} huk. celpname, celp, çağrı
summons
{i} çağrı

Bir çağrı yayınlandı. - A summons was issued.

Fadıl bir mahkeme çağrısı aldı. - Fadil received a court summons.

summons
çağırt/celp et
summons
davetiye
summons
çağırtma
summons
mahkeme celpnamesi
summons
celp etme
summons
{i} teslim ol çağrısı
summons
{i} celp kâğıdı
summons
teslim çağrısı
summons
{i} (çoğ. --es)
Deutsch - Englisch
(gerichtliche) vorladung
Favoriten