değişken teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- changeable
Autumn weather is changeable.
- Sonbahar havası değişkendir.
The weather is more changeable in mountain regions than in any other district.
- Hava, dağlık bölgelerde diğer bölgelerden daha değişkendir.
- variable
The prices are variable, so shop around.
- Fiyatlar değişken, o yüzden dükkân dükkân dolaşın.
Instead, I will turn to a discussion of the two economic variables I defined a moment ago.
- Onun yerine az önce tanımladığım iki ekonomik değişkenin tartışmasına döneceğim.
- capricious
- fickle
Fashion is a fickle thing.
- Moda değişken bir şeydir.
Reputations are volatile. Loyalties are fickle. Management teams are increasingly disconnected from their staff.
- Şöhretler gelip geçici. Sadakatler değişken. Yönetim ekipleri gittikçe elemanlarından daha kopuk.
- unsteady
- factor
- mercurial
- mutable
- inconstant
- erratic
- choppy
- flexible
- fluxional
- inequable
- inconsistent
- changeful
- uncertain
The weather is uncertain at this time of year.
- Yılın bu zamanında hava değişkendir.
He took an uncertain stance.
- O değişken bir tutum takındı.
- mobile
- labile
- unstable
- protean
- variable, changeable; factor
- fitful
- flexile
- fluid
- incalculable
- (Matematik) variable
- {s} versatile
- (Kimya,Ticaret) parameter
- volatile
The geopolitical situation is very volatile.
- Jeopolitik durum çok değişkendir.
Reputations are volatile. Loyalties are fickle. Management teams are increasingly disconnected from their staff.
- Şöhretler gelip geçici. Sadakatler değişken. Yönetim ekipleri gittikçe elemanlarından daha kopuk.
- uneven
- (Bilgisayar) argument
- varied
- variance
- unsettled
- whimsical
- wayward
- flighty
- wanton
- moody
- floating
- varying
- {s} streaked
- quicksilver
- var
h is a dummy variable.
- h bir kukla değişkendir.
The prices are variable, so shop around.
- Fiyatlar değişken, o yüzden dükkân dükkân dolaşın.
- {s} sliding
- {s} unfunded
- windy
- shifting
- {s} streaky
- variant
- mutant
- {s} swinging
- yoyo
- değişken hava
- treachery weather
- değişken hava
- unstable weather
- değişken hava
- inconsistent weather conditions
- değişken adres
- variable address
- değişken alan
- variable field
- değişken anahtar üreteci
- (Askeri) key variable generator
- değişken bağlayıcı
- variable connector
- değişken biçimde
- changeably
- değişken blok
- variable block
- değişken hızlı
- variable speed
- değişken istek
- caprice
- değişken kimse
- Proteus
- değişken kondansatör
- variable capacitor
- değişken kuplaj
- variable coupling
- değişken maliyet
- variable cost
- değişken mesaj formatı
- (Askeri) variable message format
- değişken noktalı gösterim
- variable point representation
- değişken odaklı mercek
- zoom lens
- değişken simge
- variable symbol
- değişken transformatör
- variable transformer
- değişken uzunluk
- variable length
- değişken yer tahsisi
- (Askeri) assign variable location
- değişken yük
- variable load
- değişken zaman
- sliding time
- değişken öbek
- variable block
- değişken ölçek
- sliding scale
- değişken ısılı
- polytropic
- denetimli değişken
- controlled variable
- deneysel değişken
- (Pisikoloji, Ruhbilim) Experimental variable
- değişkenler
- versions
- evrensel değişken
- (Bilgisayar) global variable
- otonom değişken
- (Ticaret) variable
- random değişken
- (Matematik) random variable
- rastgele değişken
- (Pisikoloji, Ruhbilim) random variable
- değişkenler
- variables
- bağımsız değişken
- argument
- bağımsız değişken
- independent variable, argument
- duruk değişken
- static variable
- ekonomik değişken
- (Ticaret) economic variable
- erkin değişken
- (Matematik) free variable
- etkileyici değişken
- (Dilbilim) nusiance variable
- genel değişken
- global variable
- html değişken
- (Bilgisayar) html variable
- kirletici değişken
- (Pisikoloji, Ruhbilim) confounding variable
- kontrollü değişken
- controlled variable
- rasgele değişken
- random variable
- reel değişken
- (Matematik) real variable
- sayısal değişken
- numeric variable
- sağır değişken
- dummy variable
- seçkisiz değişken
- random variable
- statik değişken
- static variable
- tedrici değişken akım
- gradually varied flow
- temsili değişken
- (Ticaret) proxy variable
- yerel değişken
- local variable