date, rendezvous; gathering, assembly; get together; confluence; encounter

listen to the pronunciation of date, rendezvous; gathering, assembly; get together; confluence; encounter
İngilizce - Türkçe

date, rendezvous; gathering, assembly; get together; confluence; encounter teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

meeting
toplantı

Yağmur nedeniyle toplantı iptal edildi. - The meeting was canceled because of the rain.

Bir veda toplantısı, Bay Jones'un şerefinde düzenlendi. - A farewell meeting was held in honor of Mr Jones.

meeting
miting

Tom gelinceye kadar mitinge başlamayacağız. - We won't start the meeting until Tom comes.

Miting gerçekten iyi gitti. - The meeting went really well.

meeting
{i} buluşma

Eski arkadaşımla buluşmak çok hoştu. - Meeting my old friend was very pleasant.

Tom'un patronuyla buluşması gerilimli idi. - Tom's meeting with his boss was very tense.

meeting
{i} görüşme

Seninle görüşmeyi iple çekiyorum. - I've been looking forward to meeting you, Tom.

Seninle görüşmeye can atıyorum. - I've been looking forward to meeting you.

meeting
{i} oturum
meeting
(Askeri) MİTİNG, TOPLANTI
meeting
{i} karşılama

Onu karşılamak amacıyla oraya gittim. - I went there for the purpose of meeting him.

Şirketimizin ilk önceliği, müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamaktır. - Our company's first priority is meeting our customers' needs.

meeting
bitişme
meeting
vuslat
meeting
uğrak
meeting
karşılaşma

Ben, atletizm karşılaşmalarına katıldım. - I took part in the athletic meeting.

O, atletizm karşılaşmasına katıldı. - He took part in the athletic meeting.

meeting
meydan toplantısı
meeting
buluşma/topluluk/toplant
meeting
meeting place toplantı yeri
meeting
Kuveykır kilise binası
meeting
summit meetingzirve toplantıse
meeting
meeting house toplant için kullanılan ev
İngilizce - İngilizce
{i} meeting