The bag was big, and moreover, it was heavy.
- Çanta büyüktü ve dahası ağırdı.
It was cold that day, and moreover it began to rain.
- O gün soğuktu ve dahası yağmur başlamıştı.
I'm going with Ken. He is cool, gentle and smart. What's more, he is single!
- Ken ile gidiyorum. O, serin, nazik ve akıllı. Dahası, o bekar!
What's more, Chinese people like taking naps.
- Dahası, Çin halkı şekerleme yapmayı sever.