dışarı çıkan

listen to the pronunciation of dışarı çıkan
Türkçe - İngilizce
protrusive
arising out
coming out of
dışarı çık
went out

Which student went out? - Hangi öğrenci dışarı çıktı?

He neither spoke nor wept, but went out in silence. - O, ne konuştu nede ağladı, sessizce dışarı çıktı.

dışarı çık
gone out

He has gone out for a walk. - O bir yürüyüş için dışarı çıktı.

I'm afraid he's just gone out. - Maalesef o az önce dışarı çıktı.

dışarı çık
walkout
dışarı çıkan