Mary used a flat iron to straighten her hair.
- Mary saçlarını düzleştirmek için bir ütü kullandı.
Mary used a flat iron to straighten her hair.
- Mary saçlarını düzleştirmek için bir ütü kullandı.
I think that will go smoothly.
- Bunun düzgünce gideceğini düşünüyorum.
The opening statement went smoothly.
- Açılış konuşması düzgünce gitti.
She wore a plain blue dress.
- O, düz mavi bir elbise giydi.
I'm just a plain old office worker.
- Ben sadece düz eski bir ofis çalışanıyım.
I want to go straight.
- Ben düz gitmek istiyorum.
Also Felicja has blonde straight hair.
- Ayrıca Felicja'nın da sarı düz saçları var.
This child believes that the earth is flat.
- Bu çocuk dünyanın düz olduğuna inanmaktadır.
He gave me a flat answer.
- O bana düz bir cevap verdi.
I corrected even the smallest details.
- Ben en küçük ayrıntıları bile düzelttim.
Tom organized the event.
- Tom etkinliği düzenledi.
Does the error occur regularly or sporadically? Is the error reproducible?
- Hata düzenli olarak mı yoksa ara sıra mı meydana geliyor? Hata yeniden üretilebilir mi?
There is no regular boat service to the island.
- Adaya düzenli bir tekne servisi yoktur.
You must put these mistakes right.
- Bu hataları düzeltmelisin.
Cheer up! Everything will soon be all right.
- Neşelen! Her şey yakında düzene girecek.
Have you checked the oil level recently?
- Son zamanlarda yağ düzeyini kontrol ettin mi?
Her acting is on the level of a professional.
- Onun oyunculuğu profesyonel düzeydedir.
Go straight on, and you will find the store.
- Düz gidin ve mağazayı bulacaksınız.
The plane rose sharply before leveling off as it left the coast.
- Uçak sahilden ayrılırken düz uçuşa geçmeden önce hızla yükseldi.
Geometry is based on points, lines and planes.
- Geometri noktalar, çizgiler ve düzlemlere dayalıdır.
The toilet doesn't flush properly.
- Tuvaletin sifonu düzgün çalışmıyor.
Form a straight line!
- Düz bir sıra oluşturun.
Where are the plates arranged?
- Plakalar nerede düzenlenmiş?
He set the table with cups, saucers, plates and chargers.
- O, masayı fincanlarla, çay bardağı tabaklarıyla, tabaklarla ve büyük düz tabaklarla donattı.