Şu genç adam bisiklete binmeye çok düşkün.
- That young man is very keen on cycling.
Yürümeyi bisiklete binmeye tercih ederim.
- I prefer walking to cycling.
Tom bana yarın yağmur yağmasa Mary ile birlikte bisiklet sürmeye gideceğini söyledi.
- Tom told me that if it didn't rain tomorrow he'd go cycling with Mary.
Tom yağmurda bisiklet sürmeye aldırmaz.
- Tom doesn't mind cycling in the rain.
Tom'un hobileri bahçevanlık, yelken sporu, marangozluk ve bisikletçiliktir.
- Tom's hobbies are gardening, sailing, carpentry and cycling.
Bisikletçilik dünyasına hoş geldiniz.
- Welcome to the world of cycling.
Yarın göle doğru bisiklet süreceğiz.
- We are going to cycle to the lake tomorrow.
Bu sabah sıcaklık sıfırın altındaydı ama okula bisikletle gittim.
- It was below zero this morning, but I cycled to school.
Bazen işten eve yürürüm ve bazen bisiklet sürerim, çünkü çalıştığım yer oturduğum yere yakın.
- Sometimes I walk home from work and sometimes I cycle, because I live close to where I work.
Gelecek yıl Shikoku çevresinde bisiklet sürmeyi planlıyorum.
- I plan to cycle around Shikoku next year.
Kan dolaşımı düzenli değil.
- The cycle of blood is not regular.
Bir amfibinin yaşam döngüsü üç aşamadan oluşur: yumurta, larva ve ergin.
- The life cycle of an amphibian consists of three stages: egg, larva and adult.
Benim uyku döngüm bozuldu?
- My sleep cycle has been disrupted.
Bir amfibinin yaşam döngüsü üç aşamadan oluşur: yumurta, larva ve ergin.
- The life cycle of an amphibian consists of three stages: egg, larva and adult.
In all my years as a cycling fan, I've never seen a breakaway like this.
Avoid cycling the device unnecessarily.
Jones hit for the cycle in the game.
They have their cycling game going tonight.
Put the washing in on a warm cycle.
... automatically figure out when the user is walking, cycling, ...