cutting off; division; detachment of a part

listen to the pronunciation of cutting off; division; detachment of a part
İngilizce - Türkçe

cutting off; division; detachment of a part teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

decision
karar

Bu karar onun gelecekteki mesleğini belirtecektir.. - This decision will reflect on his future career.

Yurtdışında okumaya karar verdim. - I made a decision to study abroad.

decision
karar almak

Bazen çabuk karar almak önemlidir. - Sometimes it is important to take a decision quickly.

Bir karar almak zorundayız. - We have to make a decision.

decision
(Askeri) HÜKÜM; İLAM; KARAR: Bir askeri mahkemenin, herhangi bir hususta verdiği hüküm
decision
come to veya make a decision karar vermek
decision
{i} kararlılık
decision
kararlılık/karar
decision
sebat tereddütsüzlük
decision
ilâm
decision
yargı

Arkadaşlarımın kararlarını yargılamamaya çalışırım. - I try not to judge my friends' decisions.

Yargıçlar bir karar verdiler. - The judges made a decision.

decision
{i} sonuç

O kararın geniş kapsamlı ve ciddi sonuçları olacaktır. - That decision will have far-reaching and serious consequences.

Hem baban hem de ben senin kararın sonuçlarını anlıyoruz. - Both your father and I understand the consequences of your decision.

decision
{i} hüküm

Japon hükümeti önemli bir karar verdi. - The Japanese government made an important decision.

Öğrenciler hükümetin kararına karşı protesto yapıyorlar. - Students have been protesting against the government's decision.

İngilizce - İngilizce
decision
cutting off; division; detachment of a part