Lütfen Gümrük Beyan Formunu doldurun.
- Please fill out the Customs Declaration Form.
Gümrük memurları kutuları inceledi.
- The customs officials examined the boxes.
Dünün ahlak bozuklukları yarının adetleridir.
- Yesterday's vices are tomorrow's customs.
Tüm insanlar arkadaş olabilir, dilleri ve adetleri farklı olsa bile.
- All people can become friends, even if their languages and customs are different.
Onlar bizim törelerimize henüz alışkın değil.
- They are not used to our customs yet.
Birçok eski gelenekler yavaş yavaş ortadan kayboluyorlar.
- Many old customs are gradually dying out.
Yıl sonu hediyeleri gönderme Japonya'ya özgü geleneklerden biridir.
- Sending year-end gifts is one of the customs peculiar to Japan.
Görenek nesilden nesile devredildi.
- The custom was handed down from generation to generation.
Alman gelenek ve görenekleri hakkında benden daha çok biliyorsun.
- You know more than I do about German customs and traditions.
Japonya'da iyi hizmet için bahşiş vermek geleneksel değildir.
- In Japan it is not customary to tip for good service.
Çok sayıda eski gelenek yavaş yavaş ortadan kalkıyor.
- Many old customs are gradually dying out.
O günlerde âdet olduğu üzere, genç yaşta evlendi.
- As was the custom in those days, he married young.
Tüm insanlar arkadaş olabilir, dilleri ve adetleri farklı olsa bile.
- All people can become friends, even if their languages and customs are different.
Hiç böyle garip bir alışkanlık duydunuz mu?
- Did you ever hear of such a strange custom?
Bir gümrük görevlisi, bavulumu açmamı istedi.
- A customs official asked me to open my suitcase.
Gümrük memurları kutuları inceledi.
- The customs officials examined the boxes.
Onlar bizim törelerimize henüz alışkın değil.
- They are not used to our customs yet.
Hiç sipariş üzerine yapılmış bir şey yedin mi?
- Have you ever had anything custom made?
Kablolar ısmarlamaydı.
- The cables were custom-made.
Onlar bizim törelerimize henüz alışkın değil.
- They are not used to our customs yet.
Bugün bir müşteri bekliyorum.
- I'm expecting a customer today.
Kuzey Amerika'da işler, Her zaman müşteri haklıdır. prensibi ile yapılır.
- In North America, business operates on the customer is always right principle.
Evlilik gelenekleri ülkelere göre değişir.
- Marriage customs differ by country.
Birçok eski gelenekler yavaş yavaş ortadan kayboluyorlar.
- Many old customs are gradually dying out.
The Ancient Egyptian culture had many distinctive and interesting beliefs and customs.
We got pulled over by customs on our way back from France - we only had 200 bottles of wine - it was so unfair.
We had to pay customs of £200 on all the wine we took back from France.
On a bridge he custometh to fight. Edmund Spenser.
My feet are as big as powerboats, so I need custom shoes.
A custom More honored in the breach than the observance. Shakespeare.
The manager of the Istanbul Customs House, who holds responsibility for all the country’s customs houses, has been detained in an investigation into allegations of bribery and other illegal activities.
... is first opened by the customs authority, who installs a root of trust that's run by ...
... And when it got to LA, the other stuff didn't pass customs. ...