Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

cunning, device, skill, science, trade

listen to the pronunciation of cunning, device, skill, science, trade
İngilizce - Türkçe

cunning, device, skill, science, trade teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

art
{i} yaratıcılık
art
usül
art
sanat

Sanat öğrenimi yapmak iyi bir zevk gerektirir. - It requires a good taste to study art.

Sanat herkes tarafından sevilir. - Art is loved by everybody.

art
sanat ürünü
art
güzel sanatlar

Okulda güzel sanatlar okuyor. - She is studying fine art at school.

Güzel sanatlar on beşinci yüzyılda İtalya'da gelişti. - The fine arts flourished in Italy in the 15th century.

art
arts and crafts el işleri
art
yöntem
art
eski

Kabuki eski bir Japon sanatıdır. - Kabuki is an old Japanese art.

Ressam eski taş duvarda en karmaşık duvar resimlerini yaptı. - The artist painted the most intricate of murals on the old stone wall.

art
sihirbazlık

Sihirbazlık, batıl itikadı paraya çevirme sanatıdır. - Magic is the art of changing superstition into money.

art
{i} hüner
art
yol yordam
art
{i} şeytanlık
art
(Avrupa Birliği) sanat; zanaat
art
sanat yapıtı
art
{i} kurnazlık

Din çok bireyseldir. Neredeyse herkesin gerçekten kendi dini vardır. Dindeki bütünlük bir kurnazlıktır. - Religion is very personal. Practically everyone has really his own religion. Collectivity in religion is an artifice.

art
büyü

O öyle büyük bir sanatçı ki hepimiz ona hayranız. - He is such a great artist that we all admire.

Büyük sanatçıların vatanı yoktur. - Great artists have no country.

İngilizce - İngilizce
{n} art