cul

listen to the pronunciation of cul
Fransızca - Türkçe
[le] kıç, göt; dip
göt
çı
kıçı
götü
Türkçe - Türkçe
(Osmanlı Dönemi) Kuyu duvarı. Aşağısından yukarısına kadar kuyunun taraflarından her bir tarafı
(Osmanlı Dönemi) Rey
(Osmanlı Dönemi) (C.: Ecvâl) Akıl
çaylak
İngilizce - Türkçe
(Askeri) müşterek kullanımlı lojistik (common-user logistics)
Fransızca - İngilizce
{n} arse, ass, butt (Derogatory Slang)
arse

Stick it up your arse. - Mets-le-toi dans le cul.

He arse-licks his boss. - Il lèche le cul de sa patronne.

ass out
arsehole
ass

Shove a stick up your ass. - Enfonce-toi un bâton dans le cul.

With all due respect, Mr. President, you are an asshole! - Avec tout le respect que je vous dois, Monsieur le Président, vous êtes un trou du cul !

İngilizce - İngilizce
a passage with access only at one end
common user logistics
{i} passage having access at one end only, dead end (street with no exit)
Canadian Underwriters Laboratory An electrical standards setting body equivalent to Underwriters Laboratory of the U S
Mark to indicate UL certification to CSA standards
İngilizce - Fransızca
{n} passage sans issue, cul de sac, voie qui ne possède pas de sortie, impasse
cul