Bir palto giymelisin.
- You should wear a coat.
Kış aylarında paltosuz yapamam.
- I can't do without a coat in the winter.
Tom ceketinin fermuarını kapadı.
- Tom zipped up his coat.
Tom öyle görünen bir ceketi asla giymezdi.
- Tom would never wear a coat that looked like that.
Yeni mantomu nasıl buldun?
- What do you think of my new coat?
Yeni kürk mantolar vitrinde sergilendi.
- The new fur coats were displayed in the window.
Bu ceket kürkle astarlanmıştır.
- The coat is lined with fur.
Onun ceketinin içi kürktür.
- Her coat is fur on the inside.
Yeni kürk mantolar vitrinde sergilendi.
- The new fur coats were displayed in the window.
Ev taze boya katıyla harika görünüyordu.
- The house looked wonderful with its fresh coat of paint.
Onlar sandalyeye bir kat boya sürdüler.
- They put a coat of paint on the chair.
Hiç bir duvarı kireçle kapladın mı?
- Have you ever coated a wall with lime?
O resim ile duvarı kapladı.
- He coated the wall with paint.
Ceketi askı kancasına koy.
- Put the coat on the hanger.
Tom kapıya yakın askılardan birine ceketini astı.
- Tom hung his coat on one of the hooks near the door.