Bazı çiftler küçük sorunlarla ilgili olarak tartışırlar.
- Some couples argue over minor issues.
Çiftler baş harflerini meşe ağaçlarına kazıdılar.
- The couples carved their initials in oak trees.
Onlar iyi bir çifttir.
- They are a good couple.
Yeni çift balayında Hawaii'ye gitti.
- The new couple have gone off to Hawaii on their honeymoon.
Kurosawa'nın filmlerinden birkaçını izledim.
- I've seen a couple of Kurosawa's films.
Depremden dolayı birkaç uçuş ertelendi.
- A couple of flights were delayed on account of the earthquake.
Genç çifte bir hastabakıcı tarafından eşlik edildi.
- The young couple was accompanied by a chaperone.
Eş cinsel çiftler evlenebilmeli.
- Same-sex couples should be able to get married.
Siz ikiniz çok güzel bir çiftsiniz.
- You two make a nice couple.
Boston'da iki ay geçirdim.
- I spent a couple of months in Boston.
Sami yazıyı iki arkadaşla paylaştı.
- Sami shared the post with a couple of friends.
She had the brilliant inventor and craftsman Daedalus construct her an artificial cow, in which she hid and induced the bull to couple with her.
When we got on board again after a couple of hours on shore ….
A parson who couples all our beggars.
I've coupled our system to theirs.