Kralın ondan çok sayıda gayrımeşru çocuğu vardı.
- The king had numerous illegitimate children with her.
Gökyüzünde çok sayıda yıldız görünüyordu.
- Numerous stars were visible in the sky.
Tom'un sayısız kız arkadaşı vardı.
- Tom had numerous girlfriends.
Tom sayısız kanunu çiğnedi.
- Tom broke numerous laws.
Aldığımızdan beri evde birçok iyileştirmeler yaptık.
- We have made numerous improvements to our house since we bought it.
Birçok ülke nükleer silahsızlanma anlaşmasını imzaladı.
- Numerous countries have signed a nuclear disarmament agreement.
Kyoto'da çok sayıda üniversite var.
- There are numerous universities in Kyoto.
Kralın ondan çok sayıda gayrımeşru çocuğu vardı.
- The king had numerous illegitimate children with her.