conspire to incriminate falsely a presumably innocent person

listen to the pronunciation of conspire to incriminate falsely a presumably innocent person
İngilizce - Türkçe

conspire to incriminate falsely a presumably innocent person teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

frame
çerçeve

Onlar pencere çerçevelerini sarıya boyadı. - They painted the window frames yellow.

Onun küçük bir çerçevesi vardır. - He has a small frame.

frame
{i} yapı

Yapı, çelik iskelet üzerine betondan yapılacaktır. - The building will be made of concrete on a steel framework.

Onun dev gibi yapısı tarafından cüceleştim. - I was dwarfed by his gigantic frame.

frame
argo yalan yere suç yüklemek
frame
{i} çizgi roman
frame
mizaç
frame
(Tıp) çevrelemek
fit up
donatmak
fit up
sağlamak
fit up
düzenlemek
frame
çerçevelemek
frame
gövde
frame
uydurma kanıtlarla suçsuz birini suçlu göstermek ya da mahkum ettirmek
frame
(Denizcilik) Posta
fit up
(Fiili Deyim ) hazırlamak , donatmak , gerekli her şeyi sağlamak
fit up
(deyim) fit someone up wıth sth. saglamak. fit sth. up wıth sth. yerlestirmek,donatmak
frame
{f} ifade etmek
frame
{i} çerçeve; (pencereye/kapıya ait) kasa; telaro
frame
(Tekstil) germe makinesi
frame
{i} (binaya ait) iskelet, karkas
frame
{i} (vücuda ait) bünye, yapı
İngilizce - İngilizce
frame

The gun had obviously been placed in her car in an effort to frame her.

fit up

The gun was placed in her car in an effort to frame her.

conspire to incriminate falsely a presumably innocent person

    Heceleme

    con·spire to in·cri·mi·nate false·ly a pre·su·ma·bly in·no·cent per·son

    Türkçe nasıl söylenir

    kınspayır tı înkrîmıneyt fôlsli ı prizumıbli înısınt pırsın

    Telaffuz

    /kənˈspīər tə ənˈkrəməˌnāt ˈfôlslē ə prēˈzo͞oməblē ˈənəsənt ˈpərsən/ /kənˈspaɪɜr tə ɪnˈkrɪməˌneɪt ˈfɔːlsliː ə priːˈzuːməbliː ˈɪnəsənt ˈpɜrsən/