Ben bu şarkıyı Mary'ye ithaf etmek istiyorum.
- I'd like to dedicate this song to Mary.
Bu bir sonraki şarkıyı gelin ve damada ithaf etmek istiyorum.
- I'd like to dedicate this next song to the bride and groom.
Eğitimin zorunlu karakteri çocukların içinde öğrenme arzusu geliştirmek için çeşitli şekillerde çalışmaya adanmış işlerin çokluğunda nadiren analiz edilir.
- The mandatory character of schooling is rarely analyzed in the multitude of works dedicated to the study of the various ways to develop within children the desire to learn.
O kendini araştırmaya adadı.
- He dedicated himself to research.
Çok adanmış olduğun konusunda hiçbir fikrim yoktu.
- I had no idea you were so dedicated.
Tom oldukça adanmış, değil mi?
- Tom is quite dedicated, isn't he?
Bu şarkıyı ona adamak istiyorum.
- I want to dedicate this song to him.
Bütün zamanımı bu projeye adamak istiyorum.
- I want to dedicate all my time to this project.