Tom'un çelişkili duyguları vardı.
- Tom had conflicting feelings.
Yerli konuşmacılar dillerinde doğru olan veya olmayan şey hakkında çelişkili bilgiler verebilirler.
- Native speakers can give you conflicting information about what is or is not correct in their language.
Leyla'nın çelişkili ifadesi mahkemeyi şaşırttı.
- Layla's conflicting testimony confused the court.
Konuyla ilgili çelişkili görüşlerimiz var.
- We have conflicting opinions on the matter.
Orada siyasi anlaşmazlıklarda her gün birçok insan hayatını kaybetti.
- Every day many human lives were lost there in political conflicts.
Bir anlaşmazlık görmüyorum.
- I don't see a conflict.
Liderler arasındaki çatışmalar sağlıksız bölgecilikle sonuçlandı.
- The conflicts among leaders resulted in unhealthy sectionalism.
O babası ile çatışma içinde.
- She is in conflict with her father.
Konuyla ilgili çelişkili görüşlerimiz var.
- We have conflicting opinions on the matter.
Yerli konuşmacılar dillerinde doğru olan veya olmayan şey hakkında çelişkili bilgiler verebilirler.
- Native speakers can give you conflicting information about what is or is not correct in their language.
O her zaman biriyle uyuşmazlık içinde gibi görünüyor.
- He seems to be always in conflict with someone.
İslam ve batı arasındaki ilişki yüzyıllar süren birliktelik ve ortak çalışma fakat aynı zamanda çatışma ve din savaşları içermektedir.
- The relationship between Islam and the West includes centuries of co-existence and cooperation, but also conflict and religious wars.
Kış Savaşı, Finlandiya ile Sovyetler Birliği arasındaki askeri bir çatışmaydı.
- The Winter War was a military conflict between Finland and the Soviet Union.
Benim çocukluğum hakkında çelişkili duygularım var.
- I have conflicting feelings about my childhood.
Yerli konuşmacılar dillerinde doğru olan veya olmayan şey hakkında çelişkili bilgiler verebilirler.
- Native speakers can give you conflicting information about what is or is not correct in their language.
Bu Birleşmiş Milletler kararı İsrail'in silahlı güçlerinin son çatışmalarda işgal edilen bölgelerden çekilmesini istemektedir.
- This United Nations resolution calls for the withdrawal of Israel armed forces from territories occupied in the recent conflict.
Liderler arasındaki çatışmalar sağlıksız bölgecilikle sonuçlandı.
- The conflicts among leaders resulted in unhealthy sectionalism.
In the absence of all conflicting evidence.
Your conference call conflicts with my older one: please reschedule.
I wanted to attend the meeting but there's a conflict in my schedule that day.