İngilizce - Türkçe
concealed from the public teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- backstage
- Kulis
Tom orkestra üyelerinden bazıları ile tanışıp tanışamayacağını görmek için kulise gitti.
-Tom went backstage to see if he could meet some of the band members.
O, gösteriden sonra kulise gitti.
-After the performance, she went backstage.
- backstage
- perde arkası
- backstage
- perde arkasında olan
- backstage
- perde gerisi
- backstage
- perde arkasında
- backstage
- soyunma odaları
- backstage
- perde arkasmda
- backstage
- {i} sahne arkası
- backstage
- sahne arkasında
- backstage
- geri plandaki
- backstage
- gizli olarak
- backstage
- kuliste bulunan
- backstage
- kuliste
Bize kuliste izin verilmedi.
-We weren't allowed backstage.
Onlarla kuliste karşılaştım.
-I met them backstage.
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
concealed from the public teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- backstage
concealed from the public
Heceleme
concealed from the pub·licTürkçe nasıl söylenir
kınsild fırm dhi pʌblîkTelaffuz
/kənˈsēld fərm ᴛʜē ˈpəblək/ /kənˈsiːld fɜrm ðiː ˈpʌblɪk/
Resimler
Geçmiş
Favoriler