Onlar amniyotik sıvının aşağı yukarı deniz suyu ile aynı bileşime sahip olduğunu söylüyorlar.
- They say amniotic fluid has roughly the same composition as sea water.
Bir spektrometre, maddenin kimyasal bileşimini belirlemek için ışık kullanır.
- A spectrometer uses light to identify the chemical composition of matter.
Onun İngilizce kompozisyonunun beş hatası var.
- Her English composition has few mistakes.
Jim, benim kompozisyonumda bazı dil bilgisi hatalarına dikkat çekti.
- Jim pointed out some grammatical mistakes in my composition.
Tazminat fazla düşük.
- The compensation is too low.
Yaralanması için tazminat olarak büyük bir miktar para aldı.
- He received a large sum of money in compensation for his injury.
O hizmeti için hiçbir bedel almadı.
- He received no compensation for his service.