Proje tamamlamak için 2000 adam-sat gerektiriyor.
- The project will require 2000 man-hours to complete.
En kısa sürede onu tamamlamak zorundayım.
- I have to complete it as soon as possible.
Sami polislere eksiksiz bir sahte hikaye anlattı.
- Sami told cops a complete fake story.
Prosedür doğru ve eksiksiz yürütülmelidir.
- The procedure must be executed correctly and completely.
Onun sözleri tamamen anlamsızdı.
- Her words were completely meaningless.
Tamamen işine dalmıştı.
- He was completely absorbed in his work.
Bütün gün boyunca çiftlikte çalıştığı için, o tamamen yorgundu.
- Having worked on the farm all day long, he was completely tired out.
O bütünüyle yanlış değil.
- That's not completely wrong.
Görevi tamamlamak için daha fazla zamana ihtiyacı vardı.
- He needed more time to complete the task.
Çabucak bu resmi tamamlayalım.
- Let's complete this picture quickly.
Asal sayılar hayata benzerler, onlar tamamıyla mantıklıdır ama bütün zamanınızı bu konuyu düşünerek harcasanız dahi belirli bir kural bulmak imkansızdır.
- Prime numbers are like life; they are completely logical, but impossible to find the rules for, even if you spend all your time thinking about it.
Numarayı tamamıyle unuttum.
- I completely forgot the number.
Tamamen unutulduğunu düşünecek.
- He will think he has been completely forgotten.
Tamamen işine dalmıştı.
- He was completely absorbed in his work.
Yeni köprü marta kadar bitmiş olacak.
- The new bridge will have been completed by March.
Yeni okul binasının gelecek yıl bahara bitmiş olması bekleniyor.
- The new school building is expected to be completed by spring next year.
Binanın iskeleti artık tamamlandı.
- The frame of the building is now complete.
Çalışma neredeyse tamamlandı.
- The work has been almost completed.
Yazdan önce onu tamamlamalıydım.
- I should have completed it before summer.
Görevi tamamlamak için daha fazla zamana ihtiyacı vardı.
- He needed more time to complete the task.
Yeni Tokaido Hattı 1964 yılında tamamlanmıştır.
- The New Tokaido Line was completed in 1964.
Yeni köprü, marta kadar tamamlanmış olacak.
- The new bridge will have been completed by March.
He completed the assignment on time.
I feel like a total idiot.
- I feel like a complete idiot.
We were totally exhausted from the five-hour trip.
- We were completely exhausted from the five-hour trip.