Bu hafif bir hatanın ciddi yaralanmalara yol açabileceği çok tehlikeli bir spor.
- It's a very dangerous sport, where a slight mistake can lead to serious injury.
Önemli bir problemimiz var.
- We have a serious problem.
Benim evcil köpeğim ağır hastaydı.
- My pet dog was seriously ill.
Her ikisi de ağır yaralandı.
- Both were seriously wounded.
Ciddi olmanın zamanı geldi.
- Time has come to get serious.
Eşyaları biraz daha ciddi bir şekilde al.
- Take things a little more seriously.