Onun işi bir durma noktasına geldi.
- His business has come to a standstill.
Birinci yıldan sonra, hastanın iyileşmesi durma noktasında yavaşladı.
- After the first year, the patient's recovery slowed to a standstill.
Benim iş durgunluktan dolayı işlemez halde.
- My business is at a standstill because of the recession.