Ben yarışmayı dört gözle bekliyorum.
- I'm looking forward to competing.
Yarışmayı kaçıracağım.
- I'm going to miss competing.
Tom tekrar yarışmak istiyor.
- Tom wants to compete again.
Tekrar rekabet etmek istiyorum.
- I want to compete again.
Ben tanıtım için onunla rekabet etmek zorunda kaldım.
- I had to compete with him for promotion.
Tom kayak yarışında yarışıyor.
- Tom competes in ski races.
Hızlı bir çocuk yarışı kazanabilir fakat yavaş bir çocuk bile yarışabilir.
- A fast child may win the race, but even a slow child can compete.
... ' these are enterprises competing with each other, learning how to do better and better ...
... all the way down to competing with the Honda Accords ...