Tom Mary için bir taksi çağırdı.
- Tom called a cab for Mary.
İstasyondan otele bir taksi tuttum
- I caught a cab from the station to the hotel.
O, on yıldan daha fazla süredir tek başına bir kabinde yaşamaktadır.
- He has been living in the cabin by himself for more than ten years.
Bir kabine oluşturmak zordur.
- Forming a cabinet is difficult.