Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

comparative form of live: more live

listen to the pronunciation of comparative form of live: more live
İngilizce - Türkçe

comparative form of live: more live teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

liver
{i} karaciğer

Tom biraz çiğ karaciğer yedikten sonra neredeyse ölüyordu. - Tom nearly died after eating some raw liver.

Karaciğer sorunu ile ilgili bir hikayem var. - I have a history of liver trouble.

liver
yaşayıcı/karaciğer
liver
yaşayan kimse
liver
kırmızıya çalan kahverengi
liver
belirli bir hayat yaşayan kimse
liver
{i} ciğer

Ciğer yemek size iyi geliyor mu? - Is eating liver good for you?

Ciğerli sosisli sandviçleri seviyorum. - I love sandwiches with liverwurst.

liver
clean liver temiz hayat yaşayan kimse
liver
high liver boğazına düşkün kimse
liver
loose liver uçarı hayat yaşayan kimse
İngilizce - İngilizce
liver

Seeing things on big screen somehow makes it seem liver.