O, toplumun müziğe âşık dediği kişidir.
- He's what society calls a real lover of music.
Bir insan ne kadar çok yetenek öğrenirse, topluma o kadar daha çok katkıda bulunur.
- The more skills one masters, the greater contribution one can make to society.
Sami, Kuzey Carolina yüksek sosyetesinde büyüdü.
- Sami grew up in North Carolina high society.
Bir sosyete moda toplumda iyi tanınan ve sosyal faaliyetlere ve eğlenceye düşkün bir kişidir.
- A socialite is a person who is well known in fashionable society and is fond of social activities and entertainment.
Tom gizli bir cemiyetin üyesiydi.
- Tom was a member of a secret society.
On iki müzisyen bir topluluk oluşturdu.
- Twelve musicians constitute the society.
Dernek 1990 yılında kurulmuştu..
- The society was founded in 1990.