Oyundaki komik sahneler abartılıydı.
- The comic scenes in the play were overdone.
Herkes komik roller oynamanın diğerlerinden daha zor olduğunu iddia ediyor fakat bu hiç doğru değil. Herhangi bir alanda, iyi bir iş yapmak her zaman zordur.
- Everyone claims that it's harder to play comic roles than others, but that's not true at all. Doing a good job is always difficult, in any area.
Caz ölmedi, sadece komik kokuyor.
- Jazz isn't dead, it just smells funny.
Ölüm hiçbir şey. Bu yüzden yaşamla başla, daha az komik ve daha uzun sürer.
- Dying is nothing. So start with living, it's less funny and it lasts longer.
Yaşam eğlenceli bir şey.
- Life's a funny thing.
Film kitap kadar eğlenceli değildi.
- The movie wasn't as funny as the book.
Bunun garip olduğunu düşünmüyor musun?
- Don't you think that's funny?
Arabanın motorundan gelen garip bir koku var.
- There's a funny smell coming from the engine of the car.
O adamla ilgili tuhaf bir duyguya sahibim.
- I've got a funny feeling about that guy.
Ben tuhaf bir gürültü duydum.
- I heard a funny noise.
Bu komedi filmini onun kız kardeşinden ödünç aldım.
- I borrowed this comic from his sister.
Bu komedi filmini onun kız kardeşinden ödünç aldım.
- I borrowed this comic from his sister.
It was a comical performance.
What a comical error!.
The tutor cruelly excelled in comical scoldings.