Bu araba çarpışmaları önlemek için otomatik olarak fren yapar.
- This car brakes automatically to avoid collisions.
Genel olarak, dünyadaki suyun kuyrukluyıldızlarla çarpışmalardan geldiği düşünülür.
- It is generally thought that the earth's water came from collisions with comets.
Genel olarak, dünyadaki suyun kuyrukluyıldızlarla çarpışmalardan geldiği düşünülür.
- It is generally thought that the earth's water came from collisions with comets.
Bu araba çarpışmaları önlemek için otomatik olarak fren yapar.
- This car brakes automatically to avoid collisions.
Tom çarpışmada ölmedi.
- Tom didn't die in the collision.
Bu araba çarpışmaları önlemek için otomatik olarak fren yapar.
- This car brakes automatically to avoid collisions.
Biz ihtilaf halinde olabiliriz.
- We may be on a collision course.