Otel kış boyunca kapalı kalır.
- The hotel remains closed during the winter.
Kapı tüm yıl boyunca kapalı.
- The gate is closed all the year round.
Uzun bir tartışmadan sonra kömür madenleri kapatıldı ve kalan madenciler işten çıkarıldılar.
- After a long dispute the coal mines closed and the remaining miners were paid off.
Yirmi demir yolu kapatıldı.
- Twenty railroads were closed down.
Sakin olmak için gözlerimi kapattım.
- I closed my eyes to calm down.
Onlar beşte dükkânı kapattı.
- They closed the shop at five.
Konuyu kapanmış olarak kabul ediyorum.
- I consider the matter closed.
Kapının kapanmış olması gerek.
- The gate needs to be closed.
Havaalanı çevresindeki hava sahası geçici olarak kapatılmıştı.
- The airspace around the airport was closed temporarily.
Kapılar kapatılmıştı.
- The doors were closed.
Pencereleri kapamak zorundayız.
- We have to close the windows.
Evim otobüs durağına yakın.
- My house is close to a bus stop.
En yakın eczane nerede?
- Where's the closest drugstore?
Pencereleri kapatmak zorundayım.
- I have to close the windows.
Hesabımı kapatmak istiyorum.
- I want to close my account.
Nagano'ya giden yol trafiğe kapalı.
- The road to Nagano is closed to traffic.
Köprü trafiğe kapalıdır.
- The bridge is closed to traffic.
Bilimciler dünya'nın tarihi boyunca, sıcaklık ve havadaki CO2 seviyelerinin yakından bağlantılı olduğunu öğrendiler.
- Scientists have learned that, throughout Earth's history, temperature and CO2 levels in the air are closely tied.
Olaylar yakından bağlantılı idi.
- The events were closely linked.
Tom pulu aldı ve daha yakından baktı.
- Tom picked up the stamp and took a closer look.
Tom, daha yakından bakmak için eğildi.
- Tom leaned down for a closer look.
Nagano'ya giden yol trafiğe kapalı.
- The road to Nagano is closed to traffic.
Otel kış boyunca kapalı kalır.
- The hotel remains closed during the winter.
O, tam kapanmadan önce, o son dakikada dükkâna gitti.
- He went to the store at the last minute, just before it closed.
Seçim sonucunun yakın olacağı herkes tarafından biliniyordu.
- It was clear to everyone that the vote would be close.
O resmi daha iyi görmek için, biraz yaklaşmak istiyorum.
- In order to see that picture better, I want to get a little closer.
Tom'un ağız kokusu var ve arkadaşları ona çok yaklaşmak için isteksiz.
- Tom has halitosis and his friends are reluctant to get too close to him.
O sinekkaydı bir tıraştı.
- That was a close shave.
Havaalanı çevresindeki hava sahası geçici olarak kapatılmıştı.
- The airspace around the airport was closed temporarily.
Kapılar kapatılmıştı.
- The doors were closed.
The set of integers is closed under addition: \forall x,y\in\mathbb{Z}\,x+y\in\mathbb{Z}.
Her courteous, sedate, inexorable husband, whose will she could not bend, whom she could not cajole, whose mind was a closed book to her — a book which had lain by her hand for three years, which she had never had the curiosity to open! — Prisoners by Mary Cholmondeley.
The leaders held a closed door meeting to decide on a future course of action in the case.
a closed matte DVD.
... THEY'VE JUST CLOSED ALL THE ROADS, ...
... the closed web. ...