clever; sharp; shrewd; ingenious; cunning

listen to the pronunciation of clever; sharp; shrewd; ingenious; cunning
İngilizce - Türkçe

clever; sharp; shrewd; ingenious; cunning teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

cute
{s} sevimli

Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi. - My brother gave me a cute baby doll.

O sevimli bebek onların aşkının meyvesidir. - That cute baby is the fruit of their love.

cute
{s} şirin

O kız güzelden çok şirin. - That girl is more cute than beautiful.

Ne şirin bir bebek. Cee. - What a cute baby! Peek-a-boo!

cute
dili cana yakın
cute
{s} cici
cute
{s} zeki

O çok sevimli ve o gerçekten zekidir. - He's very cute and he's really smart.

cute
{s} kurnaz
cute
cilveli
cute
açıkgöz
cute
hoş

Sen de oldukça hoşsun. - You're pretty cute too.

Kızlar için bazı hoş saç stilleri nelerdir? - What are some cute hairstyles for girls?

cute
{s} akıllı

Tom gerçekten akıllı ve aynı zamanda sevimli sayılır. - Tom is really smart and also kind of cute.

cute
çok şeker
İngilizce - İngilizce
cute
clever; sharp; shrewd; ingenious; cunning