Ben köpek boku temizlemek istemiyorum.
- I don't wanna clean up dog shit.
Dairemi temizlemek zorundayım.
- I have to clean up my apartment.
Tom bu dağınıklığı toparlamak zorunda.
- Tom has to clean up this mess.
Temizleme, milyonlarca dolara mal olacak.
- Cleanup will cost millions of dollars.
Temizleme, milyonlarca dolara mal olacak.
- Cleanup will cost millions of dollars.
Tom partiden sonra temizlik yapmamıza yardımcı olmak için kalmayı ısrar etti.
- Tom insisted on staying to help us clean up after the party.
Tom kalmalıydı ve temizlik yapmamıza yardım etmeliydi.
- Tom should've stayed and helped us clean up.
Mutfağı temizlemeliyiz.
- We must clean up the kitchen.
Ben köpek boku temizlemek istemiyorum.
- I don't wanna clean up dog shit.
Bugün büyük bir temizlik yapıyoruz.
- Today, we're doing a big cleanup.
Fukushima Daiichi tesisindeki temizlik, yıllar belki de on yıllar sürebilir.
- The cleanup at the Fukushima Daiichi plant could take years, possibly decades.
He sure cleans up nice.
The investors cleaned up when the stock hit the roof last year.
Clean up your room.
Jones will be batting cleanup in tonight's game.