clause of an if statement that executes when the condition is false

listen to the pronunciation of clause of an if statement that executes when the condition is false
İngilizce - Türkçe

clause of an if statement that executes when the condition is false teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

else
başka

Yemek yemek isteyen başka birisi var mı? - Is there anyone else wanting to eat?

Başka hiç kimse yaralanmadı. - Nobody else got hurt.

else
ayrıca
else
değilse

Bir futbol skoru 3-0 ise bu, zafer değilse başka nedir? - If a soccer score of 3 to 0 isn't a victory, what else is it?

Memnun değilsen kapı şu tarafta güzel kardeşim. - If you're not happy, you can take your business elsewhere.

else
veyahut
else
aksi takdirde
else
daha

Tom Fen dersinde kendi sınıfındaki herkesten daha iyidir. - Tom is better at science than anyone else in his class.

İyi sağlık başka herhangi bir şeyden daha değerlidir. - Good health is more valuable than anything else.

else
yoksa

Adımına dikkat et, yoksa bagajda yoculuk yapacaksın. - Watch your step, or else you will trip on the baggage.

Yapacağım başka bir şey yoksa eve gidiyorum. - If there's nothing else for me to do, I'm going home.

else
başka bir durum
else
z. başka: What else can he do? Başka ne yapabilir? Who else was there? Orada başka kim vardı? Where else can they be? Başka nerede
else
ilaveten
else
başka türlü

Tom gerçekten çok başka türlü yapamaz. - Tom can't really do much else.

else
başka zaman
else
başka yer başka zaman
else
How else can he do it? Bunu başka nasıl yapabilir? It was somebody else Baska birisi Hurry or else you will be late Acele et
else
yoksa gecikeceksin
else
yahut
else
aksi halde

Kauçuk botları giyin, aksi halde ayağınızı ıslatırsınız! - Put the rubber boots on, or else you will get your feet wet!

İngilizce - İngilizce
else
clause of an if statement that executes when the condition is false

    Heceleme

    clause of an if state·ment that executes when the con·di·tion I·s false

    Türkçe nasıl söylenir

    klôz ıv ın îf steytmınt dhıt eksıkyuts hwen dhi kındîşın îz fôls

    Telaffuz

    /ˈklôz əv ən əf ˈstātmənt ᴛʜət ˈeksəˌkyo͞ots ˈhwen ᴛʜē kənˈdəsʜən əz ˈfôls/ /ˈklɔːz əv ən ɪf ˈsteɪtmənt ðət ˈɛksəˌkjuːts ˈhwɛn ðiː kənˈdɪʃən ɪz ˈfɔːls/