citizen or resident of serbia (one of the republics of yugoslavia) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- Serbian
- Sırbistan'a ait
- Serbian
- Sırpça
Sırpça çok güzel bir dildir.
-Serbian is a very beautiful language.
Onlar Hırvatça, Boşnakça veya Sırpça mı konuşuyorlar?
-Are they speaking in Croatian, Bosnian, or Serbian?
- Serb
- {i} Sırbistanlı
- Serb
- {s} Sırbistan
Sırbistan'ın müttefiklerinden biri Rusya'ydı.
-One of Serbia's allies was Russia.
Sırbistan'ın başkenti Belgrad'tır.
-The capital city of Serbia is Belgrade.
- Serb
- {i} Sırp
Sırp trenleri korkunç bir şekilde yavaş...
-Serbian trains are terribly slow.
Onun ana dili Sırpçadır.
-She is a native speaker of Serbian.
- Serb
- {i} Sırpça
Sırpça çok güzel bir dildir.
-Serbian is a very beautiful language.
Sırpçayı anlayabiliyorum ama konuşamıyorum.
-I can understand Serbian, but I can't speak it.
- Serbian
- (isim) Sırpça
- Serbian
- {i} Sırp
Sırp trenleri korkunç bir şekilde yavaş...
-Serbian trains are terribly slow.
Sırplar ve Brezilyalılar futbolu gerçekten çok severler.
-Serbians and Brazilians really like soccer.
- Serbian
- {s} Sırbistan