chronic obstructive lung disease

listen to the pronunciation of chronic obstructive lung disease
İngilizce - Türkçe

chronic obstructive lung disease teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

cold
{i} soğukluk
cold
{i} soğuk

Kış soğuk fakat ben onu seviyorum. - Winter is cold, but I like it.

Dün hava korkunç derecede soğuktu. - It was terribly cold yesterday.

cold
{s} üşümüş

Çok üşümüş hissetmiyorum. - I don't feel too cold.

Tom'un elleri üşümüştü. - Tom's hands were cold.

cold
{i} nezle

Sanırım nezle olacağım. - I think I'm coming down with a cold.

Bebek nezlesinden kurtuldu. - The baby has gotten rid of its cold.

cold
üşümek

Tom üşümekten hoşlanmıyor. - Tom doesn't like to be cold.

cold
nevazil
cold
frijit
cold
soğuk algınlığı

Soğuk algınlığını atlatmalısın. - You should recover from your cold.

Soğuk algınlığı için bir şeyin var mı? - Have you something for a cold?

cold
{i} soğukalgınlığı
cold
{s} baygın
cold
öImüş
cold
soğumuş

Hava daha da soğumuş gibi görünüyor. - It seems to have gotten colder.

cold
{s} yapmacık
cold
üşüme

Tom üşümediğini söyledi. - Tom said he didn't feel cold.

Üşümediğine emin misin? - Are you sure you're not cold?

cold
dili baygın
cold
{s} donuk
cold
{s} kaçınılmaz
cold
{s} duygusuz
İngilizce - İngilizce
cold-
cold
Chronic Lung Disease
Bronchopulmonary dysplasia (BPD; formerly Chronic Lung Disease of Infancy) is a chronic lung disorder that is most common among children who were born prematurely, with low birthweights and who received prolonged mechanical ventilation to treat respiratory distress syndrome
chronic obstructive lung disease

    Heceleme

    chro·nic ob·struc·tive lung dis·ease

    Türkçe nasıl söylenir

    kränîk ıbstrʌktîv lʌng dîziz

    Telaffuz

    /ˈkränək əbˈstrəktəv ˈləɴɢ dəˈzēz/ /ˈkrɑːnɪk əbˈstrʌktɪv ˈlʌŋ dɪˈziːz/