Sanık hakim ile romantik biçimde bağlıydı.
- The accused was romantically linked with the judge.
Sanık, hakkındaki iki suçlamadan beraat etti.
- The accused was acquitted on two of the charges.
Suçu kanıtlanana kadar suçlanan masumdur.
- The accused is innocent until proven guilty.
Avukat yargıca suçlananların yaşlarını göz önünde tutmasını rica etti.
- The lawyer asked the judge to make allowance for the age of the accused.
Patronun öğle yemeğini yemekle suçlandım.
- I was accused of eating the boss's lunch.
Vergi kaçırmakla suçlandı.
- He was accused of evading tax.