Onu rahatsız etmek istemedim.
- I didn't want to disturb him.
Seni rahatsız etmek istemedim.
- I didn't mean to disturb you.
Çalışırken beni rahatsız etmeyin.
- Don't disturb me while I'm studying.
Hiçbir şey onu rahatsız etmez.
- Nothing disturbs her.