ABD Dışişleri Bakanı, savaşan taraflar arasındaki ateşkes konusunda aracılık yapmaya çalışıyor.
- The U.S. Secretary of State is trying to broker a ceasefire between the warring parties.
Finansal desteği durdurmaya karar verdik.
- We decided to cease financial support.
Bilim adamları uzun zaman önce atomun maddenin en küçük parçası olduğuna inanmayı durdurdu.
- Scientists long ago ceased to believe that the atom is the smallest unit of matter.
And with that, he ceased twitching.
... never ceases to amaze the visitors ...
... certainly never ceases to surprise the travel and beyond ...